Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Cerrahi Tıp Bilimleri, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2023
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: SEVIL KALBIYEVA
Danışman: Zerrin Özköse Şatırlar
Özet:
Giriş ve Amaç: Spinal cerrahilerde rutin kullanılmakta olan pron
pozisyonunun intrakraniyal basıncı artırdığı düşünülmektedir. İntrakraniyal
basınç ölçümünde altın standart ventrikül içi kateterli basınç ölçümü olsa da,
bu işlem invaziv ve komplikasyonlara açıktır. Optik sinir kılıfının dura
materin bir uzantısı olması nedeniyle optik sinir kılıfı çapındaki (OSKÇ) değişiklikler
intrakraniyal basınç değişikliklerini yansıtmaktadır. Son çalışmalarda optik
sinir kılıfı çapı ölçümleri intrakraniyal basıncın değerlendirilmesi için
hızlı, güvenilir, tekrarlanabilir ve non-invaziv bir teknik olarak
önerilmektedir. Bu çalışmada, spinal cerrahi geçiren hastalarda pron pozisyonun
intrakraniyal basınca etkisini ultrasonografik OSKÇ
ölçümleriyle değerlendirmeyi
amaçladık.
Gereç ve Yöntem: Yerel
Etik Kurulu izni alındıktan sonra, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı
tarafından elektif koşullarda lomber disk hernisi cerrahisi planlanan 18-80 yaş arası toplam 84 erişkin
hasta çalışmaya alındı. Optik ultrasonografi ölçümleri için
LOGIQ e, GE Healthcare, USA ultrasonografi cihazı ile 7.5 mHz’lik lineer prob
kullanıldı. Göz küresinin 3 mm aşağısında optik sinir çapı (OSÇ) ve optik sinir
kılıf çapı ( OSKÇ) ölçümleri indüksiyon
sonrası, entübasyon sonrası, pron pozisyonunda ve ekstübasyondan hemen
öncesinde yapıldı. Pron pozisyonunda OSÇ ve OSKÇ`ye etkili olabilecek
demografik ve klinik faktörler incelendi.
Bulgular: Çalışmaya dahil edilen toplam 84 hastanın [49 (%58.3) kadın
ve 35 (%41.7) erkek] yaş ortalaması 52.4±14.3 idi. Her iki gözde yapılan
ölçümlerde entübasyon sonrası, pron pozisyonunda ve ekstübasyon öncesi ortalama
OSÇ değerleri benzer olup, indüksiyon sonrası ölçümlerinden istatistiksel
olarak anlamlı derecede yüksek saptandı (p<0.001). Pron pozisyonundaki OSKÇ
ortalamasının indüksiyon ve entübasyon sonrası ölçümlerinden istatistiksel
olarak anlamlı derecede daha yüksek olduğu gösterildi (p<0.001). Her iki
gözd pron pozisyonda ölçülen OSÇ ve OSKÇ
ile yaş, obezite, komorbid hastalık varlığı, eşzamanlı kalp atım hızı, ortalama
arter basıncı, anestezi süresi ve operasyonda verilen sıvı miktarı arasında
istatistiksel olarak anlamlı ilişki olmadığı görüldü.
Sonuç: Sonuç olarak
Kafa içi basınç artışının saptanmasında noninvaziv bir yöntem olan ve hasta
başında kolayca uygulanabilen oküler ultrasonografi önemli bir yer tutmaktadır.
Yöntemin duyarlılık ve özgüllüğünün
saptanması için altın standart olan invaziv ölçüm yöntemleri ile karşılaştırmalı
ileri çalışmalara gereksinim vardır.