Erken dönem stresli ve ambivalan yaşam olaylarının davranışsal ve nörogelişimsel etkileri


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2013

Öğrenci: ASLIHAN SAYIN

Danışman: SELÇUK CANDANSAYAR

Özet:

İnsanlarda olumsuz erken dönem yaşantılarının çocuğun uzun dönemde nörobiyolojik ve psikososyal gelişimini olumsuz etkilediğine ve erişkin dönemde psikiyatrik hastalık gelişimi açısından bir yatkınlık yarattığına dair klinik ve epidemiyolojik kanıtlar vardır. Bu çalışmadaki amaç; sıçanlarda erken dönemde yaşanan farklı olumsuz yaşam olaylarının erişkin dönemdeki anksiyete düzeyi, depresif belirtiler, bellek işlevleri ve nörogenez üzerindeki etkilerini karşılaştırmaktır. Bu amaçla çalışmada kullanılan sıçanlar dört gruba ayrılmışlardır: (1) Kontrol grubu (n=12), erken dönemde normal bakım verilmiş olan sıçanlar; (2) Hafif stres grubu (n=16), Erken Elleme modeli uygulanmış olan sıçanlar; (3) Ağır stres grubu (n=13), Erken Yoksunluk modeli uygulanmış olan sıçanlar; (4) Ambivalan anne grubu (n=17), erken dönemde 3 saat/gün sahte anne ile vakit geçirmiş olan sıçanlar. Bu sıçanlar erişkin döneme geldiklerinde davranış analizleri, ultrasonik ses kayıtları, Yükseltilmiş Artı Labirent testi ile anksiyete düzeyleri, Zorunlu Yüzme Testi ile depresyon benzeri davranış düzeyleri, Yeni Nesne Tanıma Belleği testi ile bilişsel işlevleri değerlendirilmiştir. Nörogelişimlerini değerlendirmek için ise prefrontal korteks, dentat gyrus ve serebellumlarındaki BDNF proteini düzeylerine Western Blott ve ELİSA yöntemleri ile bakılmıştır. Davranış analizi ve anksiyete modeli sonuçlarına göre ağır stres ve ambivalan anne gruplarındaki dişi sıçanlar kontrol ve hafif stres grubundakilere göre anlamlı ölçüde daha düşük anksiyeteye sahipti. Ağır stres ve ambivalan anne gruplarının depresyon benzeri davranışları, cinsiyetten bağımsız olarak, hafif stres ve kontrol grubundan anlamlı ölçüde düşüktü. Gruplar arasında bellek işlevleri ve BDNF düzeyleri açısından istatistiksel olarak anlamlı fark yoktu. Bu sonuçlar hipotezimizin aksine, sıçanlarda erken dönemde ağır stres veya ambivalan anne ile büyümüş olmanın erişkin dönemde anksiyete ve depresyon benzeri davranışı azalttığını düşündürmektedir. Literatürde bulunmayan ve ilk defa bu araştırmada kullanılan sahte anne modelinin farklı modifikasyonlar içeren şekillerinin ilerideki çalışmalarda kullanılması, bu modelin geçerlilik ve güvenilirliğini arttıracaktır.