Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2007
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: Fatih AYAZ
Danışman: ALEMDAR YALÇIN
Açık Arşiv Koleksiyonu: AVESİS Açık Erişim Koleksiyonu
Özet:Bu araştırmada farklı sosyo-ekonomik düzeylerdeki liselerin dokuzuncu sınıfında öğrenim gören 300 öğrencinin yazılı kompozisyonları, bağlama öğeleri kullanımı, bağlama öğeleri kullanım hataları, tutarlılık biçimleri ve metin içi tutarsız ifadelerden kaynaklanan hatalar bakımından değerlendirilmiştir. Uygulama sürecinde öğrencilerden, kendilerine verilen 7 farklı konudan birini seçerek kompozisyon yazmaları istenmiştir. Yazılı kompozisyonların değerlendirilmesinde Bağlama Öğeleri Kullanım Düzeyi ve Tutarlılık Çeşidi Değerlendirme Ölçeği ile Bağlama Öğeleri Hataları ve Metin İçi Tutarsızlık Düzeyi Değerlendirme Ölçeği olmak üzere iki ölçek kullanılmıştır. Dokuzuncu sınıf öğrencilerinin yazılı anlatımlarının, ortaöğretim değerlendirme ölçütlerine göre (fikir üretimi, konu bütünlüğü, genel dil kurallarına uygunluğu, plân, anlatım başarısı, yazım ve noktalama kurallarına uygunluğu, başlık uygunluğu) % 44,7'sinin orta, % 39,7'sinin iyi ve % 15,6'sının zayıf seviyede olduğu tespit edilmiştir. Yapılan anlamlandırma testlerinde konu seçiminin ve sosyo-ekonomik düzeylerin öğrenci başarısı üzerinde etkisi olmadığı anlaşılmıştır. Araştırma bulgularına göre öğrenci (kâğıt) başına düşen ortalamaların, bağlama öğeleri kullanımında 16,37, bağlama öğeleri kullanım hatalarında ise 2,21olduğu tespit edilmiştir. Bağlama öğeleri kullanımında genel olarak, bağlama öğelerinin anlamına ve işlevine uygun olmayan kullanımlarından; bağlama öğelerinin üst üste ve anlam bozulması yaratacak şekilde kullanımından; kavramlar arası bağdaşıklık geçişi sağlayamamak ve anlatım öbeklerini kullanamamaktan kaynaklanan hatalar tespit edilmiştir. Bağlama öğeleri hatalarının, çoğu zaman metin içi tutarsızlıkların oluşmasına da önemli etkileri olduğu gözlemlenmiştir. Araştırmada her bir bağlama öğesinin kullanımı ile ilgili sosyo-ekonomik düzeylere göre ortaya çıkan anlamlı farklılıklar belirtilmiştir. Araştırma bulgularında, dokuzuncu sınıf öğrencilerinin kompozisyonu oluşturan üst yapı birimlerini (ana fikir- tartışma- sonuç) düzenleme durumlarındaki tutarlılık çeşitlerine göre en çok ana fikir- tartışma ve sonuç düzenine göre (% 58,7) yazılı anlatımlarını şekillendirdikleri anlaşılmıştır. Bu durumun okullarda kompozisyon eğitimi için öğretilen giriş-gelişme-sonuç mantığı ile ilgisi olduğu söylenebilir. Kompozisyon birimlerinde farklı düzenlemelere giden % 18,7'lik öğrenci grubunun % 94,7'sinin orta ve iyi derecede kompozisyon yazmaları, bu öğrencilerin genel ölçütlere göre başarısız olmadıklarını ortaya koymaktadır. Dokuzuncu sınıf öğrencilerinin %22,6'lık kısmının ise öyküleyici anlatım gibi farklı anlatım türlerini kullanmaları; kompozisyonlarında belli bir sonuca ulaşamamaları veya kompozisyon sayılamayacak metinler oluşturmaları nedeniyle tutarlılık bakımından ayrı bir grup oluşturdukları belirlenmiştir. Dokuzuncu sınıf öğrencilerinin yazılı anlatımlarında toplam 80, metin içi tutarsız ifadelerden kaynaklanan hata tespit edilmiştir. Metin içi tutarsızlıkların % 43,75'lik bir oranla en fazla, alt düzeyi temsil eden Mamak Lisesi; daha sonra % 32,5'lik bir oranla orta düzeyi temsil eden Aydınlıkevler Lisesi ve en az, % 23,75'lik bir oranla üst düzeyi temsil eden Gazi Anadolu Lisesi öğrencilerinin yazılı anlatımlarında bulunduğu anlaşılmıştır. Metin içi tutarsız ifâdelerden kaynaklanan hatalar yapan öğrencilerin % 57,5'inin orta dereceli kompozisyonlarda olması, değerlendirme için kullanılan ortaöğretim ölçütlerinin iç yapı unsurlarına göre yetersiz kaldığını göstermektedir. Araştırma bulgularına göre dokuzuncu sınıf öğrencilerinin kompozisyonlarda birden fazla konuda yazma, konuyu doğru şekilde algılayamama, konu sınırlaması yapamama, fikir üretememe, örnekleme yapamama, başlık yazmama veya uygun başlık bulamama, konuşma dilini yazı diline aktarma, paragraf kavramını bilmeme, kompozisyon üst yapı unsurlarını etkili kullanamama, ana fikir, tartışma ve sonuç yetersizlikleri, dil bilgisi ve yazım kurallarına uygunsuzluk, doğru ve güzel yorum yapamama, düşündüğünü etkili ve güzel bir biçimde ifâde edememe, anlatımda bir bütüne ve sonuca ulaşamama, internet ortamında kullanılmaya başlanan kısaltmalı dil kullanımlarını yansıtma, ağız özelliklerini yazı diline taşıma gibi genel sorunlar olduğu da anlaşılmıştır.