Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesiyenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde izlenen bebeklerin maruz kaldıkları gürültünün koklear fonksiyonlar üzerindeki etkilerinin değerlendirilmesi


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2011

Öğrenci: SERDAR BEKEN

Danışman: ERAY ESRA ÖNAL

Özet:

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi (GÜTF) Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde (YDYBÜ) yatırılan prematüre ve miadında doğmuş bebeklerin yatışları boyunca maruz kaldıkları gürültünün frekans (Hertz) ve şiddetinin (desibel) belirlenmesi ile işitme ve nörolojik gelişimleri üzerine etkisini araştırmak amaçlanmıştır. YDYBÜ ne yatan 32 yenidoğan bebek ve kontrol amaçlı 25 sağlıklı bebek çalışmaya dahil edilmiştir. YDYBÜ‟nde yatan hastaların maruz kaldıkları gürültü yattıkları süre boyunca monitörize edilmiş, taburculuk öncesinde ve altıncı aylarında işitmelerini değerlendirmek amacıyla DPOAE ile TEOAE testleri yapılmış; nörolojik gelişlerini değerlendirmek amacıyla Bayley II gelişim testi uygulanmıştır. YDYBÜ‟de izlenen hastalarda ortalama 162,2 ± 134,9 saat kayıt yapılmıştır. Hastaların, AAP‟nin önerdiği üst sınır olan 45 dB üzerinde gürültüye yattıkları sürenin ortalama %50,1±13,9‟unda maruz kaldığı bulunmuştur. Hastaların hem 45 dB üzeri hem de 65 dB üzeri gürültüye en fazla küvöz motorunun neden olduğu 124 Hz ve altındaki frekanslarda maruz kaldığı bulunmuştur. YDYBÜ‟de izlenen bebeklerin taburculuk öncesi ve kontrol grubundaki bebeklerin de yenidoğan döneminde yapılan işitme tarama testleri TEOAE ve ABR‟den kalan yoktur. Ayrıca altıncı ayda yapılan işitme değerlendirmesi TEOAE ve DPOAE global değerlendirildiğinde işitme kaybı saptanmamıştır. DPOAE‟da test edilen 6 frekans ayrı ayrı incelendiğinde; hastanede yatan bebeklerin DPOAE SNR amplitüdleri (dB) ortalaması; hem sağ hem de sol kulakta 1001, 1501, 3003, 4004 ve 6006 Hz‟te kontrol grubuna göre daha düşük bulunmuştur. Ayrıca YDYBÜ‟de yatan bebeklerin testte 1001 Hz ve 1501 Hz‟de kontrol grubuna göre daha çok kaldığı saptanmıştır. YDYBÜ‟de yatan hastaların arasında testten kalanların 45 dB ve 65 dB üzeri gürültüye daha uzun süre maruz kaldıkları görülmüştür. Bu hastaların YDYBÜ‟de yatış süresi ile 45 dB üzeri maruz kalınan süre; 65 dB üzeri maruz kalınan süre; maruz kaldıkları ortalama gürültü arasında; maruz kaldıkları maksimum gürültü arasında aynı yönde korelasyon saptanmıştır. Bayley II gelişim testi puanları 1001 ve 1501 Hz‟te geçen ve kalan hastalar arasında fark bulunmamıştır. Sonuç olarak; YDYBÜ‟de gürültünün önerilenin üzerinde olduğu, gürültünün asıl kaynağının küvöz olduğu, bu hastaların işitme kayıpları olamamakla birlikte bazı frekanslarda işitme eşiklerinin yükseldiği saptanmıştır. YDYBÜ‟de önerilen ses düzeyinin genellikle aşıldığı ve bebeklerin uzun dönem işitmeleri üzerinde gürültünün olumsuz etki yarattığı saptanmıştır. Çalışmamız ünitemizin durumu konusunda farkındalığı arttırmış ve sonucunda gürültünün azaltılmasına yönelik düzenlemeler planlanmıştır.