Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2010
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: Özgecan KOCA
Açık Arşiv Koleksiyonu: AVESİS Açık Erişim Koleksiyonu
Özet:Medyayı siyasal iktidarın ikna araçlarından birisi gören ve günümüzde siyasal iktidarlarla medya kuruluşlarının karşılıklı bağımlılık ilişkisinde olduğunun altını çizen kuram; medyayı düzenin yeni bekçisi kabul eder. Aynı zamanda tarafsızlık mitini sorgulayarak, medyanın tarafsız olamayacağının kabul edilmesi gerektiğini savunur. Gazete, piyasadaki herhangi bir ürün veya hizmetten çeşitli açılardan farklıdır. Siyasi etkisi, ekonomik gücü, üst yapıyı şekillendirmesi, kamuoyu yaratması, yönlendirmesi gibi sıradan bir ürün veya hizmette olmayan özellikleri vardır. Ülkemizde gazeteler, okuru, kamuoyunu bilgilendirmek için değil, yönlendirmek, akıl öğretmek ve tutum almaya zorlamak için yani kamuoyu oluşturmak için yayınlanıyor. Dolayısıyla gazeteler haber vermekten çok, propaganda yapıyor. 1960 müdahalesi ve 1961 Anayasası, toplumsal tabandan hareketle demokrasinin sınırlarını genişletmeyi hedeflemiştir. 1980 müdahalesi ise özgürlüğün, demokrasinin korunması ve pekiştirilmesi değil otoritenin ve devletin güçlendirilmesi yönünde olmuştur. 7 Kasım 1982'de yapılan referandumla kabul edilen Anayasa, ikinci meclisi kaldırmış, yürütmeyi güçlendirmiş, yargıyı idarenin etkilerine açık hale getirmiş, bireyi güçlü siyasal iktidarlar karşısında koruyacak kural ve kurumları güçsüzleştirirken, temel hak ve özgürlüklerin sınırlanması olanaklarını genişletmiştir. Seçim dönemlerinde medya, siyasal partilerin özellikle kararsız seçmen topluluğuna seslenerek kendilerini tanıtabilmeleri açısından en önemli siyasal iletişim araçlarından birisi olmakta, böylelikle medyanın siyasal işleyiş üzerindeki yönlendiriciliği daha doğrudan ve belirgin nitelik kazanmaktadır. 1961 ve 1981 Anayasalarının referandum süreçlerinde gazeteler; kamuoyu oluşturmanın etkili yollarından olan propagandayı uygulamışlardır. Siyasal çalkantıların yüksek olduğu her iki dönemde kamuoyunun haber alma hakkı sınırlandırılmış, gündem tüm açıklığıyla duyurulmamıştır. 200 Askeri darbeyi gerçekleştiren ve anayasaları halkoyuna sunan komutanlar özel sektörün elindeki medya araçlarını, süreci meşrulaştırıcı biçimde kullanmışlardır. Medya araçları yasa, talimatlar ve yargı kararlarıyla engellenmeye çalışılmasını sorgulamamış, beklentileri yerine getirmiştir. Medya özgürlüğünden söz etmenin olanaklı olmadığı anlaşılmıştır. Gazete işveren ve yöneticilerinin ekonomik bağımlılığının yanında, siyasi ve ideolojik olarak belirli odaklara yakınlık duymaları bağımsız gazeteciliği, özgür haberciliği engeller, engellemeye devam edecektir.