İnsula-Operküler Bölge Ak Madde Yollarının Anatomisi


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Beyin ve Sinir Cerrahisi Kliniği, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2020

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Dr. Oğuz Kağan Demirtaş

Danışman: Abuzer Güngör, Hüseyin Fikret Doğulu

Özet:

Amaç: İnsula silvian fissür derininde çevre operkül ile çevrelenmiş kompleks bir anatomiye sahip beyin lobudur. Bölgenin radyolojik, anatomik ve elektrofizyolojik çalışmalarla son derece yüksek fonksiyonelliğe sahip olduğu gösterilmiştir. Bu kompleksite sebebiyle bölgeye yapılan girişimler beynin diğer alanlarına nazaran daha yüksek mortalite ve morbiditeye sebep olmaktadır. Bölge anatomisinin daha iyi anlaşılması amacıyla yaptığımız bu çalışmada insula ve derinindeki ak madde yollarını serebral operkülleri koruyarak incelemeyi hedefledik. Böylece insulayı çevresindeki operkülüm ile bir bütün olarak değerlendirmeyi amaçladık.
Gereç ve Yöntem: Bu çalışma Mayıs 2020 tarihinde Gazi Üniversitesi Hızır Alp Mikroşir Laboratuvarında ardından Haziran 2020 ve Ağustos 2020 tarihleri arasında Yeditepe Üniversitesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı Nöroşirürji Laboratuvarında Klinger metoduna uygun olarak hazırlanmış 10 adet postmortem insan beyni üzerinde yapılmıştır. Çalışmada diseksiyonlar lateralden mediale doğru presentral, postsentral girus ve operküler korteks korunarak yapılmıştır. Serebral korteks aspiratör ve spatula yardımı ile dekortike edilip daha sonra dişsiz pensetlerle U lifler kaldırılarak ak madde yolları ortaya çıkarılmıştır. Diseksiyonun her aşamasında bulunan lifler fotoğraf makinesi ile tripod ve slider kullanılarak stereoskopik (3D) çekim tekniği ile fotoğraflanmıştır.
Bulgular: Diseksiyona presentral ve postsentral giruslar korunarak başlanmış, öncelikle operkülüm çevresindeki Süperior Longutudinal Fasikül ve Arkuat Fasikül gibi lif demetleri ortaya çıkarılmış, daha sonra dekortikasyona
63
silvian fissür düzeyinde devam edilerek önce insular korteks ortaya çıkarılmış, daha sonra insula dekortike edilerek sırasıyla ekstrem kapsül, klastrum, unsinat fasikül, inferior fronto-oksipital fasikül, klastrokortikal lifler, putamen, globus pallidus, anterior komissür ve internal kapsül yapıları gösterilmiştir.
Diseksiyon sırasında ekstrem kapsül ve eksternal kapsülden çevre operküllere giden ak madde lifleri gösterilmiştir. İnferior fronto-oksipital fasikülün frontoorbital operküle gönderdiği süperfisyel dalı gösterilmiştir. Tüm bu liflerin çevre operküllerle ilişkisi gösterilmiştir.
Tartışma: Çalışmamızda insula ve derinindeki ak madde yapıları bölge anatomisiyle ilgili yapılan önceki çalışmalardan farklı olarak operküller korunarak operküler anatomiyle beraber incelenme fırsatı bulunmuştur. Ekstrem kapsülün internal ve eksternal kapsülden farklı olarak uzun bir assosiasyon lifi olmadığı yalnızca komşu insuler ve operküler girusları birbirine bağlayan U-liflerden oluştuğu gösterilmiştir. Ayrıca İnferior Fronto Oksipital Fasikülün (İFOF) diğer anatomik diseksiyonlarda gösterilmemiş, frontoorbital operküle gönderdiği dalı gösterilmiştir. Benzer bir dalın temporal operkülde olmadığı, operkül derininden posteriora doğru devamlılık gösterdiği bulunmuştur.
Sonuç: Kompleks bir anatomiye ve fonksiyonel ağa sahip insulanın daha iyi anlaşılması, yeni cerrahi tekniklere esin kaynağı olması amacıyla yapılan bu anatomik çalışma insula ve derinindeki ak maddelerin çevre operkülle bağlantısına, ekstrem kapsül ve İFOF liflerine yeni bir bakış açısı getirmiştir.