Altmış Beş Yaş Üstü Ve Altı Akut İnme Tanılı Hastaların Postüral Kontrol, Denge, Mobilite Ve Bağımsızlık Düzeylerinin Karşılaştırılması


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2017

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Tuğçe Duman

Danışman: İLKE KESER

Özet:

Yaşlanmaya bağlı olarak pek çok sistemde değişiklikler meydana gelmektedir. Bu değişiklikler, yaşlı bireylerde fonksiyonelliğin ve bağımsızlık seviyesinin azalmasına neden olmaktadır. Yaşlılarda meydana gelen değişiklikler komorbid hastalıkların ve bunlara bağlı olarak inme riskinin artmasına neden olmaktadır. İnme geçirilmesi durumunda yaşa bağlı bozukluklara inmeden kaynaklanan motor, duyusal ve kognitif bozukluklar da eklenerek özür düzeyini yükseltmektedir. 65 yaş üstü akut inme hastalarında oluşan özel ihtiyaçları belirleyen sınırlı sayıda çalışma bulunmaktadır. Çalışmamızın amacı akut dönem inme tanılı 65 yaş ve üzeri hastaların, 65 yaş altındaki hastalardan postür, denge, mobilite ve bağımsızlık düzeyi etkilenimlerindeki farklılıkları saptamaktır. Çalışmaya Ankara Numune Hastanesi nöroloji servisinde inme tanısı ile takip edilen 47 hasta dâhil edildi. Hastalardaki inme şiddeti, özür düzeyi, motor fonksiyon, postüral kontrol, denge, mobilite ve bağımsızlık düzeyi sırası ile Ulusal Sağlık Enstitüleri İnme Skalası, Modifiye Rankin Skalası, İnme Rehabilitasyonunda Hareket Değerlendirme Ölçeği, İnme için Postüral Değerlendirme Ölçeği, Berg Denge Ölçeği, Rivermead Mobilite İndeksi ve Barthel Günlük Yaşam Aktiviteleri İndeksi ile değerlendirildi. Hastaların yaş ortancaları 64 (43-83) yıldı. 65 yaş ve üzeri hastalarla diğer hastalar arasında postür, denge, mobilite ve bağımsızlık düzeyi açısından fark bulundu (p<0,05). Özür düzeyinin her iki hasta grubunda benzer olduğu tespit edildi (p>0,05). 65 yaş üzeri inme hastalarında fiziksel etkilenim, fonksiyonellik, bağımsızlık düzeyi ve motor fonksiyon etkilenimlerinin 65 yaş altındaki inme hastalarına göre çok daha belirgin olduğu saptandı. Bu hastalarda fiziksel etkilenimlerin belirlenebilmesi ve ihtiyaçların tespit edilmesi için rutin uygulamalarda daha bireyselleştirilmiş ve detaylı değerlendirmelerin yapılmasının yararlı olacağı düşünüldü.