Posterior Süperior Alveoler Arterin Konik Işınlı Bilgisayarlı Tomografi İle İncelenmesi


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2015

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Özge Özütürk

Danışman: KAHRAMAN GÜNGÖR

Özet:

Maksillanın posteriorunu içeren cerrahi işlemler sırasında sıklıkla karşılaşılan komplikasyonlardan biri arteryal yaralanmadır. Bu durum klinisyenler tarafından sıkça dile getirilmesine rağmen, bu konuda yapılan çalışma sayısı oldukça azdır. Posterior süperior alveoler arter (PSAA) maksiller arterin bir dalıdır; maksiller sinüsün lateral duvarını ve bu bölgeyi çevreleyen zarı besler. Maksillanın posteriorunda gerçekleştirilen cerrahi operasyonlarda oluşan arter yaralanmalarının en sık PSAA da gerçekleştiği bildirilmiştir. Bu nedenle maksillada yapılan bu çalışmada; PSAA nın görülme sıklığı, seyri, çapı ve bunların alveoler kret ve sinüs ile ilişkisini, ayrıca sinüste mukozal kalınlaşma ve sinüs septası görülme sıklığını konik ışınlı bilgisayarlı tomografi ile saptamak amaçlanmıştır. Gazi Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi, Ağız Diş ve Çene Radyolojisi Kliniği ne çeşitli sebeplerle başvurmuş, maksillanın tam olarak görüntülendiği 200 (100 erkek-100 kadın) hastanın konik ışınlı bilgisayarlı tomografi görüntüleri dahil edilmiştir. Bu görüntülerde, PSAA nın alt sınırından itibaren alveoler krete uzaklığı, medial sinüs duvarına uzaklığı, çapı ölçülmüş, maksiller sinüste görülen mukozal kalınlaşma ve sinüs septası görülme sıklığı incelenmiştir. PSAA nın görülme sıklığı % 91,5 olarak bulunmuş, sıklıkla kemiği perfore ederek (% 82) seyrettiği gözlenmiştir. Arterin ortalama çapı 1,14 mm olarak ölçülmüştür. PSAA nın çapı ile yaş arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki gözlenmemiş, erkeklerde kadınlardan daha geniş olduğu bulunmuştur. Bu çalışmanın sonucu olarak; konik ışınlı bilgisayarlı tomografi, PSAA nın varlığı, maksiller sinüste mukozal kalınlaşma, sinüs septası ve maksillanın cerrahi işlemler öncesinde değerlendirilmesi için tavsiye edilen bir görüntüleme yöntemi olduğu düşünülmektedir.