CRİSPR/CAS9 ile FOXA1 geni knock-out edilen prostat kanseri hücrelerinde anti-kanserojen ajanların PI3K/AKT/MTOR sinyal yolağına etkileri


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2017

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: GÜLŞAH ALBAYRAK

Danışman: Ece Konaç

Özet:

Prostat kanseri, akciğer kanserinin ardından erkeklerde en sık görülen ikinci kanser türüdür. Tedavide ilaca yönelik yeni hedeflerin belirlenmesi ile prostat kanserinin tedavisindeki başarı oranının artışı sağlanabilecektir. Metformin, FDA onaylı, kemoterapi ilaçlarına kıyasla ucuz, antikanser etkili anti-diyabetik bir ilaçtır. Memantin ise Alzheimer'ın tedavisinde kullanılan FDA onaylı bir ilaçtır. Kanserin tedavisinde tümör hücre metabolizmasından Glukoz ve Glutamin metabolizması hedeflemek için Metformin (IC50:2,5mM) ve Memantin (IC50:0,25mM) uygulanan androjene duyarlı LnCaP hücreleri prostat kanseri patogenezinde rol oynayan PI3K/AKT/mTOR yolağında önemli hücresel süreçlerde görevli genlerin(CASP-3, BCL-2, BAX, Survivin, GSK-3, CCND1, c-MYC, B-Catenin, CDK4, HIF1A, VEGF-A, Fibronektin, İntegrin ve GAPDH) protein ekspresyonlarına olan etkileri western blotlama ile incelenmiş olup, hastalığın tedavisinde kullanılabilecek yeni, ilaç uygulanabilir hedeflerin belirlenmesi üzerine çalışılmıştır. Ayrıca prostat kanseri moleküler alt tiplerinden önemli bir kategoriyi oluşturan FOXA1 geninin fonksiyonunu anlamaya yönelik olarak, bu gen etkili bir gen susturma yöntemi olan Crispr/Cas9 sistemi kullanılarak inaktif hale getirilmiştir. Çalışmamızda Memantin'in Bax-aracılı apoptozu indükleyerek (0,25mM) anti-neoplastik aktivite gösterdiği ortaya konmuştur. FOXA-1 geninin knock-out edilmesi ile hücre döngüsünün kontrolünde görevli CCND1 protein ekspresyonunda azalma görülmüştür. FOXA1 ve CCND1 arasındaki bu etkileşim nedeniyle FOXA1'in prostat kanseri tedavisinde hedef bir gen olarak kullanılabileceğini düşünmekteyiz. Pre-klinik sonuçlarımız Memantin'in "yeniden konumlandırılmış" bir ilaç olarak kanser tedavisinde kullanılabileceğini göstermektedir. Kanser tedavisinde glukoz metabolizmasının yanısıra glutamin metabolizmasının hedeflenmesi de potansiyel bir tedavi yaklaşımı olarak ön plana çıkmaktadır.