SIÇANLARDA SAFRA YOLU LİGASYONUNUN KARACİĞERDE OLUŞTURDUĞU HASAR VE BU HASARIN CYNARA SCOLYMUS L. YAPRAK EKSTRAKTI, KOLŞİSİN VE PİOGLİTAZON İLE ÖNLENMESİNE YÖNELİK YAKLAŞIMLAR: ÜÇ BOYUTLU MİKROSKOPİK BİR ÇALIŞMA


Creative Commons License

Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Temel Tıp Bilimleri, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2022

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Aisha Im Adawi

Danışman: Tuncay Veysel Peker

Özet:

Safra yolu tıkanıklıklarında oluşan karaciğer harabiyetinin oluşum mekanizması ve tedavisiyle ilgili planlanan bu çalışmadaki amaç; sıçanlarda karaciğer fibrozis modelinde Cynara scolymus, kolşisin ve pioglitazonun koruyucu etkilerinin olup olmadığının incelenerek karşılaştırılmasıdır. Bu ajanların zamanla hasarın seyrini gerileteceği, dolayısıyla insanları etkileyen birçok hastalığın ileri aşamalarında kullanılan tedaviye bu ajanların eklenmesiyle yaşam sürelerinin uzatılmasına katkı sağlanabileceği düşünülmektedir. Çalışma kapsamında, 6-8 haftalık 200-250 g ağırlığında sağlıklı 35 adet Wistar Albino erkek sıçan kullanıldı, her grupta 7 sıçan olacak şekilde 5 gruba ayrıldı. Grup 1-Sham Grubu dışında diğer gruplara karaciğer fibrozis modeli oluşturuldu ve 7 gün süreyle tedavi edildilerdir. Grup 1-Sham Grubu ve Grup 2-Kontrol Grubu hayvanlarına tedavi amaçlı herhangi bir işlem uygulanmadı. Grup 3-Cynara scolymus Grubu ratlara Cynara scolymus yaprak ekstraktı 1,5 g/kg/per os verildi. Grup 4-Kolşisin Grubuna kolşisin 50 μg/kg/per os uygulandı. Grup 5-Pioglitazon Grubuna pioglitazon 1 mg/kg/per os verildi. Deney protokolü sonrası sakrifiye edilen her hayvanın makroskobik bulguları fotoğraflandı ve kaydedildi. Serum örneklerinde total bilirubin, ALP, ALT, AST ve albümin düzeyleri değerlendirildi. Histomorfolojik değerlendirme hematoksilen-Eozin ve Masson Trikrom boyamalarıyla yapıldı. Karaciğer rejenerasyonunu incelemek için AFP, inflamasyon durumunu değerlendirmek için TNF-α antikoru ve apoptoz değerlendirmek için p53 ve caspase 3 immünohistokimyasal boyama yapılarak incelendi. Karaciğer hasarın sonrası ortaya çıkan oksidatif stres durumu, doku TAS ve TOS düzeyleri değerlendirildi. Tüm bulguların gruplar arası istatistiki karşılaştırmaları yapıldı. Ayrıca gruplardaki histopatolojik ve histomorfometrik değişiklikler göz önüne alınarak 3 boyutlu bilgisayar modellemeleri ile bu modellerin gerçeğe yakın 3D printer çıktıları alındı. Ayrıca 3D modellerin sanal (VR) ve arttırılmış gerçeklik (AR) uygulamaları yapıldı.