GAZİ ÜNİVERSİTESİ HASTANESİ ÜROLOJİ KLİNİĞİ TAŞ KIRMA MERKEZİNE BAŞVURAN HASTALARIN GENEL ÖZELLİKLERİ İLE BESLENME DURUMLARININ BÖBREK TAŞI OLUŞUMU VE TEKRARI ÜZERİNE ETKİSİNİN ARAŞTIRILMASI


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2009

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Ezime TORUK

Danışman: GÜLDEREN YENTÜR

Açık Arşiv Koleksiyonu: AVESİS Açık Erişim Koleksiyonu

Özet:

Bu araştırmada Gazi Üniversitesi Hastanesi Üroloji Kliniği Taş Kırma Merkezine başvuran hastaların genel özelliklerinin ve beslenme durumlarının taş oluşumu ve taş tekrarı üzerine etkisinin incelenmesi, hastaların bu konuda bilinçlendirilmesi amaçlanmıştır. Araştırmaya 86 böbrek taşı olan hasta katılmıştır. Araştırmada veriler anket yöntemi ile toplanmıştır. Veriler SPSS programına kaydedilerek değerlendirilmiştir. Araştırmaya katılanların %70.9’u erkek, %29.1’i kadındır. Hastaların %50’sinde ailesel taş hikayesi bulunmaktadır. Ailesinde taş hikayesi olanlarda taş tekrar oranı daha yüksek (%67.4) olarak bulunmuştur. Hastaların %46.5’i aşırı kilolu, %18.6’sı şişmandır. Şişman ve aşırı şişman grupta taş tekrar oranı daha yüksek (%65.0-%62.5) bulunmuştur. Hastalar genellikle hareketsiz bir yaşam tarzı sürmektedir. Hastaların %46.5’i yetersiz su (1500 ml ve ↓ ) tüketmektedir. Besin tüketim sıklıkları incelendiğinde hastaların her gün %5.8 ’i süt, %38.4’ ü yoğurt, %64’ ü peynir ve %10.5’i sebze tüketmektedir. Her gün sebze ve meyve tüketenlerde, haftada 3-5 kez tüketenlere oranla tekrar oranı daha düşük bulunmuştur. Her gün kuruyemiş tüketenlerde tekrar oranı en yüksek (%100.0) olarak bulunmuştur. Haftada 1-3 kez kuruyemiş tüketenlerde tekrar oranı en düşük (%41.2) olarak bulunmuştur. Hastaların %51.2’si her gün, % 36’sı her öğün çay tüketmektedir. Her öğün çay tüketenlerde taş tekrar oranı yüksektir(%61.3).Sonuç olarak hastaların genel özelliklerinin ve beslenme alışkanlıklarının taş oluşumunda etkili olduğu saptanmıştır. Hastaların taş oluşumu ve tekrarından korunabilmesi için bu konuda bilinçlendirilmesi, uygun diyet ve medikal tedavinin başlanması önemli ve etkili bir yol olacaktır.