Prostat kanserli pelvik radyoterapi planlanan hastalarda bilgisayarlı tomografi ve magnetik rezonans görüntülerinin çakıştırılmasının hedef hacimlerin tanımlanmasındaki katkısı


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2013

Öğrenci: HATİCE ŞEN

Danışman: HÜSEYİN BORA

Özet:

ÖZET Prostat Kanserli Pelvik Radyoterapi Planlanan Hastalarda BilgisayarlıTomografi ve Magnetik Rezonans Görüntülerinin Çakıştırılmasının Hedef Hacimlerin Tanımlanmasındaki Katkısı Prostat kanseri Türkiye'de erkek cinsiyette 6. en sık görülen kanser tipidir. Kanser tipleri arasında küratif tedavi şansı olan bir türdür. Prostatektomi ve RT ile hastalarda küratif tedavi ve lokal kontrol oranları artmaktadır. Son yıllarda RT prostatektomiye cerrahi komplikasyonlarından sakınılması ve lokal kontrol oranlarında farklılık olmaması nedeniyle alternatif tedavi şekli haline gelmiştir. Üç boyutlu konformal RT'nin kullanıma girmesi ve doz yükseltme çalışmaları ile tedavi hacimlerinin tanımlanması daha önemli bir hal almıştır. Çünkü hedef hacmin en yüksek dozu alıp çevre kritik organların en az etkilenmesi tedavi ve yan etkiler açısından önemlidir. Radyoterapi planlamada geometrik doğruluğu en iyi olduğu için BT kullanılmaktadır. Pelvis bölgesinde prostat ve çevre yapıları BT ile ayırt etmek oldukça zordur. Bu nedenle yumuşak doku çözünürlüğü fazla olan MRG alternatif bir görüntüleme olmuştur. Bu çalışmada 15 lokalize prostat kanserli hasta prosfektif olarak incelenmiştir ve RT planlamada BT-MR çakıştırma yapılarak prostat ve çevre yapıların tanımlanmasında farklılık olup olmayacağı araştırılmıştır. Hastalara BT ve MR çekimi yapıldıktan sonra görüntüler bilgisayar sisteminde otomatik olarak çakıştırılmıştır. Daha sonra prostat, SV, rektum, PB dokuları her iki görüntü üzerinden ayrı ayrı tanımlanmış ve çizimlerin deneyimli bir radyolog tarafından kontrolü yapılmıştır. Tanımlanan dokuların hacimsel değerleri, rektum-prostat, PB -apeks arası mesafe ve görüntü farklılıkları istatistiksel olarak değerlendirilmiştir. Prostat (apeks, taban), rektum, PB gibi yapıların MRG ile daha iyi ayırt edildiği izlenmiştir. SV hacmi istatistiksel anlamlı olarak en büyük T2 görüntüde izlenmiştir. Rektum-prostat, PB-apeks arası mesafe yine MR görüntüler ile net seçilebilmiştir. Sonuç olarak lokalize prostat kanserli hastalarda RT volüm tanımlamalarında uygun çekim koşulları sağlandığında MRG uygun bir yardımcı yöntem olabilir.