Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2016
Öğrenci: EMİN SOYER
Danışman: AYLA GÜLEKON
Özet:Vitiligo etyolojisi henüz tam olarak aydınlatılamamıştır. Vitiligo patogenezinde en çok kabul gören hipotez otoimmün mekanizmalarla ilgilidir. Yakın zamanlı çalışmalarda, serum D vitamini ve IL-33 düzeylerinin vitiligo gelişimi ile ilişkili olduğu saptanmıştır. Çalışmamızda 20 vitiligo hastasının serum 25(OH) D vitamini ve IL-33 düzeyleri, yaş ve cinsiyet eşlenik kontrol grubuyla karşılaştırılmıştır. Ek olarak dar bant UVB tedavisi alan bu hastaların, tedavinin 2. ve 4. aylarında serum 25(OH) D vitamini ve IL-33 düzeylerindeki değişimin klinik iyileşme düzeyleri ile korelasyonu değerlendirilmiştir. Vitiligo hastalarının serum 25(OH) D vitamini düzeyi, sağlıklı kontrol grubuna göre anlamlı olarak daha düşük bulunmuştur (p<0,05). IL-33 düzeyi için iki araştırma grubu arasında anlamlı bir farklılık saptanmamıştır. Dar bant UVB tedavisi sonrasında serum 25(OH) D vitamini düzeyinde anlamlı bir artış görülmüştür. Tedavinin ilk 2 ayında vitiligo hastalarında serum 25(OH) D vitamini düzeyindeki artış ve hastalıktan etkilenen vücut yüzey alanındaki azalma miktarı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir korelasyon saptanmıştır (p<0,05). Serum IL-33 düzeyinde ise fototerapi ile anlamlı bir değişiklik görülmemiştir. Sonuç olarak, serum 25(OH) D vitamini düzeyi düşüklüğünün, immün mekanizmalar üzerine olan etkisiyle vitiligo etyopatogenezinde rol oynayabileceği düşünülmektedir. Ayrıca fototerapiye bağlı olan D vitamini düzeyindeki artışın, repigmentasyonda dar bant UVB'nin direk etkisinden bağımsız rolü olabileceğini düşündürmektedir. Serum 25(OH) D vitamini ve IL-33 düzeyleri ile vitiligo gelişimi ve aktivitesi arasındaki olası ilişkinin daha net ortaya konulması için daha geniş örneklemli çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır.