Kilis Devlet Hastanesi ne Başvuran 18 Yaş ve Üzeri Kadın Sığınmacıların Ruh Sağlığı Algıları ve Öz Değerlendirmelerinin Saptanması


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2016

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Mehmet Ali Dündar

Danışman: MUSTAFA NECMİ İLHAN

Özet:

Araştırmada savaş sonrası zorunlu göçe tabi olan Suriyeli kadın sığınmacılarda depresyon ve anksiyete skorlarının ölçülerek ruh sağlığı algılarının, öz değerlendirilmelerinin ve ruh sağlığı profillerinin saptanması amaçlanmıştır. Çalışmamız analitik tipte kesitsel bir araştırmadır. Araştırma Kilis Devlet Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Polikliniklerine başvuran 279 Suriyeli 18 yaş ve üzerindeki kadın göçmen hasta ile yürütülmüştür. İstatistiksel analiz olarak tanımlayıcı bulgular kısmında kategorik değişkenler sayı, yüzde ve sürekli değişkenler ise ortalama ± standart sapma ve ortanca (en küçük, en büyük değer) ile sunulmuştur. Tüm analizlerde istatistiksel olarak anlamlılık düzeyi p<0,05 olarak alınmıştır. Araştırmaya katılan Suriyeli kadınların yaş ortalaması 30,99 ± 9,61 olup, %47 si 18-29, %35 i 30-39 yaş arasında, %68,1 i evli, %26,9 u ilkokul düzeyinin altında, %38,0 ı 2 yıldan fazla bir süredir Türkiye de ve %45.1 i sığınmacı kampında yaşamaktadır. Göçmen kadınların %43,4 ünde depresyon, %33,9 unda anksiyete bozukluğu saptanmıştır. Göçmen kadınlarda kronik hastalığın olması, gelir getiren bir işte çalışması, yaşam boyu şiddete maruz kalmış olması ve anksiyete bozukluğunun varlığı depresyon bozukluğu olması üzerinde etkili prediktörler olarak bulunmuştur. Üç veya daha çok sayıda çocuğa sahip olmak, kendi evinde ikamet etmemek, tekrarlayıcı fiziksel şikayetlerin varlığı ve savaşta herhangi bir yakını kaybetmiş olmak anksiyete bozukluğu olması üzerine etkili prediktörler olarak, hane alanının yeterli olması, temizlik malzemesine yeterli erişim ve gelir getiren bir işte çalışmak ise anksiyete bozukluğundan koruyucu prediktörler olarak tespit edilmiştir. Araştırma sonucunda savaşta yakını kaybedenlerin ve yaşam boyu şiddete maruz kalanların ruh sağlığı bozukluklarını daha sık yaşadıkları görülmüştür. Özel bir risk grubu olan göçmen kadınlara yönelik koruyucu ruh sağlığı hizmetlerinin üzerinde dikkatle durulması önerilmektedir. Gelir getiren bir işte çalışmak anksiyete bozukluğundan koruyucu, depresyon bozukluğunda ise etkili bir prediktör olarak görülmüştür. Göçmen kadınların gelir getirici işlerde çalışma sıklığını artıran politikalar belirlenirken, çalışma koşullarını ve ücretlerini düzelten tedbirlerin alınması önerilmektedir.