Erken Puberteye Yaklaşımın Ve Sonuçlarının Değerlendirilmesi


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2015

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: EBRU MISIRLI ÖZDEMİR

Danışman: AYSUN BİDECİ

Özet:

Bu çalışmada 10 yıllık izlem süresince erken ergenlik şüphesiyle yönlendirilen hastaların başvuru sırasındaki ve takip sonundaki tanılarının değerlendirilmesi, erken puberte etyolojisinin, prognozunun, kliniğinin ve tedavinin final boy üzerine etkisinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Çalışma 2004-2014 yılları arasında retrospektif olarak meme büyümesi şikayetiyle başvuran 1330 hasta üzerinde tek merkezli olarak yapıldı. Öykü, antropometrik değişkenler, kemik yaşı (KY), hormonal tetkikler ve pelvik ultrasonografi (USG) değerlendirildi. Sol el bilek grafisi çekilerek kemik yaşı değerlendirildi ve ÖSB hesaplandı. Anne ve babanın boyu ölçüldükten sonra hedef boy hesaplandı. Erken meme büyümesi nedeniyle başvuran 1330 kızdan 336 (%25,2) sı normal puberte ya da lipomasti; 22 (%1,6) si PEP, 16 (%1,2) sı intrakranial patolojiye sekonder SEP saptandı. Geri kalan 936 kızın 296 (%31,6) sının erken puberte, 408 (%43,6) inin prematür telarş, 232 (%24,7) sinin erkence puberte ön tanısı aldığı belirlendi. İdiyopatik santral erken puberte ön tanısı alan 296 sının son tanısının da İSEP olduğu görüldü. Prematür telarş ön tanısı alan 408 hastanın en az 6 ay süreyle izlemleri sonucunda 257 sinin son tanısının prematür telarş olduğu, 151 inin ise İSEP son tanısı aldığı görüldü. Erkence puberte ön tanısı olan 232 hastanın son tanısının da erkence puberte olduğu gözlendi. Final boy ve final boy SDS pubertal bulguların başladığı yaşa göre; < 7 yaş grupta (p =0,022, p =0,041) ve 7-8 yaş grubunda (p =0,001, p =0,001) tedavi alanlarda tedavi almayanlardan istatiksel olarak anlamlı şekilde yüksek bulundu, ancak > 8 yaş grubunda tedavi görenlerle görmeyenler arasında istatiksel olarak anlamlı fark bulunmadı. Menarş ise tüm yaş gruplarında tedavi alanlarda tedavi almayanlara göre daha geç başladı. Sonuç olarak, GnRHa tedavisi pubertal bulguları 8 yaşından önce başlayan kızlarda boy potansiyelinin korunmasında ve menarşın geciktirilmesinde etkilidir. GnRHa tedavisinin VKİ artırıcı bir etkisinin olmadığı gösterilmiştir.