Nozokomiyal stenotrophomonas maltophilia enfeksiyonları gelişimi için risk faktörlerinin irdelenmesi ve izolatların antimikrobiyal duyarlılıkları ile çeşitli antimikrobiyal kombinasyonlar için sinerjistik aktivitelerinin belirlenmesi


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2016

Öğrenci: DİLEK KARAMANLIOĞLU

Danışman: MURAT DİZBAY

Özet:

S. maltophilia, belli hasta gruplarında yüksek mortalite oranlarına neden olan nozokomiyal fırsatçı bir patojendir. Kolonizasyonu sık görülmekle birlikte bir çok nozokomiyal enfeksiyondan izole edilmektedir. Bu çalışmanın ilk aşamasında Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Ocak 2011 - Haziran 2015 tarihleri arasında yatan ve S. maltophilia enfeksiyonu saptanan 97 olgu değerlendirilmiştir. Nozokomiyal S. maltophilia enfeksiyonları gelişimi ve mortalitesi için risk faktörlerinin irdelenmesi amaçlanmıştır. Çalışmamızda enfeksiyon tanılarının çoğunu pnömoni (%47,5), ikinci sırada kan dolaşım enfeksiyonları (%37,1) oluşturmuştur. Bu enfeksiyon ataklarının en sık görüldüğü bölümler yoğun bakımlar (%47,5), hematoloji ve KİT bölümleri (%41,2) olarak saptanmıştır. En sık görülen altta yatan hastalık hematolojik malignite (%48,5) olarak saptanmıştır. Enfeksiyon tanısı öncesi hastalarda birden fazla antibiyotik kullanımı saptanmıştır. Enfeksiyon öncesi en sık kullanılan antibiyotikler karbapenemler (%78,4), ikinci sırada 3. kuşak sefalosporinlerdir (%25,8). Enfeksiyon gelişen hastalarda, santral venöz keteterizasyon (%80) en sık risk faktörü olmakla birlikte, immunsupresyon (%63), mekanik ventilasyon (%50,5), nötropeni (%40), üriner kateter varlığı (%41,2) gibi risk faktörleri saptanmıştır. İzolatların antibiyotik duyarlılığına bakıldığında en etkili antibiyotikler olarak tigesiklin (%94,4), trimetoprim-sulfametoksazol (%91,5), levofloksasin (%93) ve siprofloksasin (%86,3) bulunmuştur. Bu enfeksiyonların tedavisinde ise ko-trimoksazol kullanımı oranı %37,1, levofloksasin %28,9, sefoperazon-sulbaktam %11,3 ve siprofloksasin kullanımı %9,3 olarak saptanmıştır. Bu antibiyotik tedavileri karşılaştırıldığında kullanılan tedaviler arasında mortalitede istatiksel fark saptanmamıştır. S.maltophilia enfeksiyonu saptanan hastaların bu enfeksiyonlara bağlı primer mortalite ilişkili olduğunu düşündüğümüz, ilk 7 günlük mortalite oranı %38 olarak saptanmıştır. Mortaliteyi etkileyen faktörler arasında ileri yaş, yoğun bakımda yatma, enfeksiyona kadar geçen sürenin uzunluğu, pnömoni varlığı, trakeostomi, mekanik ventilasyon, üriner kateter varlığı saptanmıştır. Çalışmanın ikinci aşamasında10 farklı S. maltophilia izolatında, E-test sinerji yöntemiyle 6 antibiyotikle 10 farklı antibiyotik kombinasyon uygulayarak in-vitro sinerjik aktivite araştırılmıştır. Sinerjik etki en çok kolistin-seftazidim (%30) ve levofloksasin-seftazidim (%30) kombinasyonunda olmuştur. Ko-trimoksazol + levofloksasin kombinasyonunda 1 izolatda sinerji saptanırken çoğu izolat indiferan olarak saptanmıştır ve bu kombinasyonda antagonistik etki saptanmamıştır. Tedavi açısından özellikle pnömoni gibi mortalitesi yüksek olan tablolarda kombinasyon tedavileri tercih edilebilir. Bu çalışmaya göre bu hastalarda levofloksasin+seftazidim ve ko-trimoksazol+levofloksasin uygun kombinasyonlar olarak görülmektedir. Ancak bu tür hastalarda kombinasyon tedavisi planlanması halinde, izolatlarda duyarlılık ve sinerji testleri çalışılarak tedavi seçilmesi önerilir. S. maltophilia enfeksiyonlarının mortalitesinin yüksek olması nedeniyle bu enfeksiyonun azaltılması için enfeksiyon kontrol stratejilerinin geliştirilmesi ve kontrollü antibiyotik kullanımı gerekmektedir. Bu enfeksiyonun tedavisinde ise ko-trimoksazol ve levofloksasin dışında kullanılabilecek ajanlar ve kombinasyon tedavileri için daha fazla in-vitro ve özellikle de klinik çalışmaya ihtiyaç vardır.