Tezin Türü: Doktora
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2013
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: Dinemis Alev Altuntaş
Danışman: NEŞE AKAL
Özet:Bu çalışmada, rezin infiltrant Icon ® un süt ve daimi dişlerde oluşturulan başlangıç mine lezyonlarına etkinliğinin in vitro olarak incelenerek Ambar ® ve Helioseal ® ile karşılaştırılması amaçlanmıştır. Çalışmada 264 er adet süt molar ve daimi premolar dişte başlangıç mine lezyonu oluşturulmuş ve Icon ® un her iki diş grubundaki etkinliklerini incelemek amacıyla mikrosertlik, yüzey pürüzlülüğü ve renk analizleri yapılmıştır. Mine lezyonlarının yapısını ve materyallerin lezyonla olan ilişkisi taramalı elektron mikroskobu ile değerlendirilmiştir. Ayrıca Icon ® ve Ambar ® ın makaslama bağlanma kuvvetleri analiz edilmiş, kopma tipleri stereomikroskopta incelenmiştir. Mikrosertlik analizinde; Ambar ® ve Helioseal ® birbirine yakın ancak sağlam mine ve Icon ® a oranla oldukça düşük değerler vermiştir. Yeni asit atağı sonrasında Helioseal ® en az mikrosertlik değişimi göstermiştir. Yüzey pürüzlülüğü analizinde sağlam mineye en yakın değeri Helioseal ® verirken, bu grubu Icon ® ve Ambar ® izlemiştir. Mikrosertlik ve yüzey pürüzlülüğü diş grupları açısından karşılaştırıldığında istatistiksel anlamlı bir farklılık bulunmamıştır(p>0,0028). Icon ®, başlangıç mine lezyonunu maskelemede Ambar ® ve Helioseal ® a göre daha başarılı olurken, Icon ® ve Ambar ® süt dişlerinde daimi dişe oranla daha başarılı bulunmuştur(p< 0,0083). Çayda, kakaolu sütte ve portakal suyunda bekletilen örnekler arasında en fazla renklenme Ambar ® grubunda olmuş(p>0,0083) ve diş grupları arasında renk değişimi açısından istatistiksel anlamlı bir farklılık gözlenmemiştir (p>0,0056). Icon ® un lezyona iyi penetre olduğu izlenmiş, Ambar ® ve Helioseal ® örneklerinde lezyon ile materyal arasında boşluklar saptanmıştır. Her iki diş grubunda Icon ®-mineye daha kuvvetli bağlanmıştır. Icon ® uygulanan dişlerde koheziv, Ambar ® uygulanan dişlerde ise adeziv tip kopma örneklerinin daha fazla olduğu gözlenmiştir. Sonuç olarak başlangıç mine lezyonlarının rezinle infiltrasyonu umut vaat eden bir yaklaşımdır. Fakat oral hijyen ve diet alışkanlığı kontrolü gözardı edilmemelidir.