Disfajisi olan hastalarda yüksek çözünürlüklü manometri'nin tanısal etkinliği


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2011

Öğrenci: GÖZDE KOÇ

Danışman: İBRAHİM DOĞAN

Özet:

Yüksek çözünürlüklü manometri (YÇM) daha sık yerleriştirilmiş sensörler sayesinde daha yüksek miktarda veri sağlayarak özofagus motor fonksiyonlarının daha iyi değerlendirilmesini sağlamaktadır. İmpedans ile bolus transiti ölçümü ise manometrik olarak saptanan bozuklukların özofagusta lokmanın iletilmesinde bir engel teşkil edip etmediğini ortaya koyan bir yöntemdir. Organik nedenlerin dışlanmış olduğu disfajili hastalarda yapılan klasik manometride olguların çoğu normal olarak değerlendirilmekte ve disfaji nedeni ortaya konamamaktadır. Bu çalışma impedansla kombine YÇM kullanılmasının hastalarda disfaji nedenini ortaya çıkarabilmedeki etkinliğini araştırma amacıyla planlandı. YÇM de kullanılan yeni tanı kriterlerinin disfaji tanısındaki yerinin araştırılması da planlandı. Disfaji nedeniyle başvuran 61 olguya su perfüzyonlu YÇM ve eş zamanlı impedans sistemi kullanılarak özofagiyal motor fonksiyon bozuklukları ve bolus transiti değerlendirildi. Analiz sırasında manometrik verilerden klasik manometriye göre fazla olan kanallar çıkarılarak ayrıca klasik manometrik değerlendirmeleri de yapıldı. Manometrik inceleme yapılan 61 olgunun 35 i kadın (%57), 26 ı erkekti (%43), yaş ortalaması 47±12 yıl idi. Klasik manometri sistemi ile disfajiye neden olan akalazya, diffüz özofagiyal spazm, nutcracker özofagus, AÖS gevşeme bozukluğu ve hipertansif AÖS gibi önemli motor fonksiyon olguların %32,8 inde (n=20) saptandı. İmpedans analizinde bunların %95 inde (n=19) bolus transit anormalliği gözlendi. Olguların %13,1 inde (n=8) inefektif özofagiyal motilite saptanmış olup bunların %62,5 inde bolus transiti bozulmuştu. Klasik manometri sistemi ile yapılan incelemede olguların %45,9 unda (n=28) disfaji nedeni olabilecek motor fonksiyon bozuklukları saptanmıştır. Hastaların %54,1 inde ise disfaji nedeni ortaya konamamıştır. Chicago sınıflaması kullanılarak yapılan analizde olguların %80,3 ünde (n=49) yüksek çözünürlüklü manometri sisteminde disfaji ile ilişkilendirilebilen tanılar konulmuş olup bunlarda impedansla bolus transiti anormalliği oranı %85,7 dir (n=42). Bu çalışma sonucunda yüksek çözünürlüklü manometri ve impedansla bolus transiti analizinin yaklaşık %35 lik bir ek tanısal katkı sağladığı sonucuna varılmıştır. Yüksek çözünürlüklü manometri (YÇM) daha sık yerleriştirilmiş sensörler sayesinde daha yüksek miktarda veri sağlayarak özofagus motor fonksiyonlarının daha iyi değerlendirilmesini sağlamaktadır. İmpedans ile bolus transiti ölçümü ise manometrik olarak saptanan bozuklukların özofagusta lokmanın iletilmesinde bir engel teşkil edip etmediğini ortaya koyan bir yöntemdir. Organik nedenlerin dışlanmış olduğu disfajili hastalarda yapılan klasik manometride olguların çoğu normal olarak değerlendirilmekte ve disfaji nedeni ortaya konamamaktadır. Bu çalışma impedansla kombine YÇM kullanılmasının hastalarda disfaji nedenini ortaya çıkarabilmedeki etkinliğini araştırma amacıyla planlandı. YÇM de kullanılan yeni tanı kriterlerinin disfaji tanısındaki yerinin araştırılması da planlandı. Disfaji nedeniyle başvuran 61 olguya su perfüzyonlu YÇM ve eş zamanlı impedans sistemi kullanılarak özofagiyal motor fonksiyon bozuklukları ve bolus transiti değerlendirildi. Analiz sırasında manometrik verilerden klasik manometriye göre fazla olan kanallar çıkarılarak ayrıca klasik manometrik değerlendirmeleri de yapıldı. Manometrik inceleme yapılan 61 olgunun 35 i kadın (%57), 26 ı erkekti (%43), yaş ortalaması 47±12 yıl idi. Klasik manometri sistemi ile disfajiye neden olan akalazya, diffüz özofagiyal spazm, nutcracker özofagus, AÖS gevşeme bozukluğu ve hipertansif AÖS gibi önemli motor fonksiyon olguların %32,8 inde (n=20) saptandı. İmpedans analizinde bunların %95 inde (n=19) bolus transit anormalliği gözlendi. Olguların %13,1 inde (n=8) inefektif özofagiyal motilite saptanmış olup bunların %62,5 inde bolus transiti bozulmuştu. Klasik manometri sistemi ile yapılan incelemede olguların %45,9 unda (n=28) disfaji nedeni olabilecek motor fonksiyon bozuklukları saptanmıştır. Hastaların %54,1 inde ise disfaji nedeni ortaya konamamıştır. Chicago sınıflaması kullanılarak yapılan analizde olguların %80,3 ünde (n=49) yüksek çözünürlüklü manometri sisteminde disfaji ile ilişkilendirilebilen tanılar konulmuş olup bunlarda impedansla bolus transiti anormalliği oranı %85,7 dir (n=42). Bu çalışma sonucunda yüksek çözünürlüklü manometri ve impedansla bolus transiti analizinin yaklaşık %35 lik bir ek tanısal katkı sağladığı sonucuna varılmıştır.