Alkol ve madde bağımlılarının sosyodemografik özellikler çocukluk çağı travmaları başa çıkma yöntemleri ve kişilik özellikleri açısından karşılaştırılması


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2012

Öğrenci: ŞAFAK YALÇIN ŞAHİNER

Danışman: MUSTAFA ENDER TANER

Özet:

Alkol ve madde kullanımı son yıllarda giderek artmakla beraber ülkemizin önemli sağlık sorunlarından biri haline gelmiştir. Alkol ve madde kullanımı sadece kullanan bireyi değil, aileyi ve toplumu derinden etkilediğinden fiziksel ve ruhsal sorunların yanında birçok sosyal, hukuki ve ekonomik soruna da yol açmaktadır. Kimlerin bağımlı olabileceğinin tespit edilmesi tam olarak mümkün olmamasına rağmen belirli bazı ortak özelliklerin varlığını söylemek de mümkündür. Bu özelliklerin belirlenmesinde çocuğun içinde bulunduğu aile ve ortam, halen içinde yaşadığı çevre ve bu çevrede üstlendiği rollerin yanında geçmiş yaşantısı ve geçirdiği çocukluk travmaları, başa çıkma tutumları ve kişilik özellikleri önemlidir. Bu çalışmada 51 alkol ve 31 madde bağımlısı hasta sosyodemografik özellikler, çocukluk çağı travmaları, başa çıkma yöntemleri ve kişilik özellikleri açısından kendi aralarında ve 40 bağımlı olmayan bireyle karşılaştırılmıştır. Katılımcılara Sosyodemografik Veri Formu, Çocukluk Çağı Travmaları Soru Listesi, Başa Çıkma Tutumları Değerlendirme Ölçeği ve Mizaç ve Karakter Envanteri uygulanmıştır. Madde ve alkol bağımlılığı grublarında erkek örneklem sayıca daha fazla bulunmuş; madde bağımlılığı grubunun yaş ortalaması alkol bağımlılığı grubunun yaş ortalamasına göre daha düşük bulunmuştur. Medeni durum, gelir düzeyi ve eğitim durumu değişkenleri kontrol grubunda alkol grubuna göre daha fazla iken, en düşük olarak madde grubunda saptanmıştır. Sigara kullanımı, ailede alkol veya madde kullanımı madde grubunda daha fazla gözlenirken en az kontrol grubunda gözlenmiştir. Çocukluk çağı travmaları açısından alkol ve madde grubunun bütün alt ölçek ve toplam puanları kontrol grubundan yüksekken, kendi aralarında belirgin bir fark saptanmamıştır. Başa çıkma tutumları gözden geçirildiğinde madde grubu alkol grubuna göre ölçeğinin soruna odaklanma ve duygusal açığa vurma, davranışsal olarak boşverme, geri durma, madde kullanma alt ölçeklerinde anlamlı derecede yüksek, plan yapma alt ölçeğinde ise anlamlı derecede düşük puan almıştır. Alkol bağımlıları ise kontrol grubuna göre sorunlara odaklanma ve duygusal açığa vurma, geri durma, kabullenme, madde kullanımı alt ölçeklerinde anlamlı derecede yüksek puan almıştır. Alkol ve madde bağımlılarında, uyuma yönelik olmayan duygu odaklı başa çıkma tutumlarının kontrol grubuna yüksek olduğu görülmüştür. Grupları Mizaç ve Karakter Envanteri açısından gözden geçirdiğimizde alkol ve madde bağımlıları kontrol grubu ile teker teker karşılaştırıldığında hasta gruplarının yenilik arayışı ve zarardan kaçınma alt ölçek puanları kontrol grubuna göre yüksek iken, kendi kendini yönetme alt ölçek puanları ise düşüktür. Ayrıca madde grubunda ek olarak ödül bağımlılığı ve işbirliği yapma alt ölçek puanları kontrol grubuna göre daha düşüktür. Sonuç olarak; kişinin yaşadığı çevre ve sosyal ortamı, aile yapısı, çocukluk çağı travmaları, baş etme tutumları ve kişilik özellikleri, kişinin alkol veya madde kullanımını etkileyen özellikler olduğu söylenebilir. Madde bağımlılığı daha kısa sürede ve genç yaşlarda başladığı için risk faktörleri atlanmamalıdır. Alkol ve madde bağımlılarında medikal tedavinin yanında baş etme tutumları ve kişilik özelliklerini değiştirmeye yönelik psikoterapotik müdahaleler, hastalığın tedavi sürecini olumlu yönde etkileyebilir. Alkol ve madde bağımlılığı uzun yıllar seyreden ve tedavisi güç hastalıklardır. Hastalığın tedavisinden ziyade önlenmesine yönelik koruyucu psikiyatrik yaklaşımlar gerekmektedir.