Cumhuriyet’ten Günümüze Türkçe Dil Politikaları ve Dil Planlamaları


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2022

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Doğan GEDİK

Danışman: Fatma Açık

Özet:

Dilin toplumlar için öneminin yanında devletler, özellikle de ulus devletler için önemi tartışılmaz bir gerçektir. Bu sebeple devletler resmî/ulusal dillerinin yaşatılması, zenginleştirilmesi ve yaygınlaştırılması için çeşitli politika ve planlamalara ihtiyaç duyar. Türkçe ile ilgili benimsenen dil politikaları ve planlamaları da bu açıdan önem arz etmektedir. Dil politikaları genellikle siyasi otoriteler tarafından millî birlik ve bütünlüğün sağlanması, çeşitli sosyal ve ekonomik sebeplerle dile yapılan bilinçli müdahalelerdir. Dil planlamaları ise politikaların eğitim, sosyal hayat vb. alanlardaki uygulama safhasıdır. Bu çalışmanın temel amacı; Cumhuriyet’in ilanından günümüze kadar Türkçe ile ilgili benimsenmiş dil politikalarını ve dil planlamalarını ortaya koymak, bu politika ve planlamalardan Türkçenin nasıl etkilendiğini tespit etmektir. Çalışma, nitel bir araştırmadır. Çalışmada doküman analizi yöntemi kullanılmıştır. Elde edilen veriler analiz edilirken, nitel verilerin analiz aşamasını oluşturan verilerin düzenlenmesi, verilerin özetlenmesi, verilerin yorumlanması safhaları takip edilmiştir. Çalışmada dört farklı dönem içerisindeki dil politikaları ve dil planlamaları ele alınmıştır. Dil planlamaları kendi içerisinde “maddi planlamalar, statü planlamaları ve edinim planlamaları” olarak ayrılmıştır. Bu dönemler; “(1923-1938), (1938-1950), (1950-1980) ve (1980’den günümüze)” şeklinde belirlenmiştir. İncelenen dönemler belirlenirken bu zaman diliminde Türkçe ile ilgili yapılan çalışmalar dikkate alınmıştır. 1923-1938 yılları arasında; Türkçenin statüsünü yükseltme ve tek dil/hâkim dil politikasının benimsendiği tespit edilmiştir. Bu politika anlayışı, planlamayı da beraberinde getirmiştir. Bu dönemde Türkçenin maddi planlaması açısından ilk olarak alfabe değişikliği yapılmıştır. Türk Dil Kurumu kurulmuş, sözlük çalışmalarına başlanmış, çeşitli gramer kitapları yazılmış, terim faaliyetleri yürütülmüştür. Türkçe ile ilgili ilmî çalışmalar yapılmış, kurultaylar düzenlenmiştir. Statü planlaması açısından bu dönemde Türkçe ile ilgili çeşitli kanun ve

vii

yönetmelikler çıkarılmıştır. İktisadi müesseselerde Türkçenin kullanılması zorunluluğu getirilmiş, bazı yerel yönetimler Türkçenin kullanılma zorunluluğuyla ilgili kararlar almıştır. Edinim planlaması olarak bu dönemde öğretmen yetiştirme faaliyetlerine başlanmış ve öğretmen yetiştiren okullar açılmıştır. Bu dönemde ilköğretime yönelik 1924, 1926, 1927 ve 1936 olmak üzere dört farklı müfredat programı hazırlanmıştır. Ortaokullara yönelik ise 1924, 1929, 1931 ve 1938 olmak üzere yine dört farklı program hazırlanmıştır. Programlara uygun ders kitapları yazılmış, Türkçenin öğretimine önem verilmiş, Arapça ve Farsça dersler kaldırılmıştır. Benimsenen dil politikaları Türkçe ders kitaplarına da yansımıştır. Bu dönemde Türkçe ders kitapları; dönemin önde gelen şair, yazar ve edebiyatçıları tarafından kaleme alınmıştır. 1938-1950 yılları arasında Türkçe ile ilgili sadeleştirme, Türkçeyi özleştirme, millî bir dil ortaya koyma ve tek dilli bir toplum oluşturma politikası benimsenmiştir. Bu dönemde gramer çalışmalarına ağırlık verilmiş ve terim çalışmalarına devam edilmiştir. Dilin statü planlaması kapsamında; üretilen yerli malların işaretlenmesinde Türkçe kullanma zorunluluğu getirilmiştir. İl, ilçe, bucak adlarıyla ilgili Türkçe zorunluluğu getirilmiştir. Edinim planlaması kapsamında öğretmen yetiştirme faaliyetlerine devam edilmiştir. Köy Enstitüleri bu dönemde açılmıştır. 1948 yılında ilkokul 1949 yılında ise ortaokul olmak üzere iki farklı müfredat programı yapılmıştır. Müfredat programlarıyla uyumlu Türkçe ders kitapları yazılmıştır. Okutulan kitaplarda terimler Türkçeleştirilmiş, metinler sadeleştirilmiş ve dönemin genel dil politikası ders kitaplarına yansıtılmıştır. 1950-1980 yılları arasında eski dil yeni dil tartışmaları yapılmış, birbirinden farklı siyasi görüşteki partiler ülke yönetiminde yer aldığı için birbirinin devamı niteliğinde sürekli bir dil politikası geliştirilememiştir. Hemen her siyasi parti kendisinden önce benimsenen politikanın tersi yönünde hareket etmiştir. Türk Dil Kurumu; maddi planlamalar kapsamında gramer çalışmalarına, terim çalışmalarına, sözlük ve tercüme çalışmalarına devam etmiştir. Dilin statü planlamaları açısından bu dönemde çeşitli kanun ve yönetmelikler çıkarılmıştır. Vergi Usul Kanunu kapsamında, tutulacak defter ve kayıtlarda Türkçe zorunluluğu getirilmiştir. Türk Vatandaşlığı Kanunu ile birlikte, Türk vatandaşlığına kabul edilebilme şartları arasına yeteri kadar Türkçe konuşabilme zorunluluğu getirilmiştir. Dilin edinim planlamaları kapsamında öğretmen yetiştirme faaliyetlerine devam edilmiştir. 1962, 1968 yıllarında iki farklı müfredat programı geliştirilmiştir. Ders kitapları açısından bakıldığında ise bu dönemde özel yayınevlerinin etkin olduğu görülmüştür. Bakanlık bu dönemde kendi bünyesinde kitap basımını tamamen sınırlandırmıştır. Bu dönem kitaplarında metinler oldukça sadeleştirilmiş, millî ve manevi değerlere metinlerde yer verilmiş ve toplumsal konulara dikkat çekilmiştir. 1980’den itibaren dilde eski-yeni tartışmaları bir kenara bırakılmış, dilin kendi kanunları ve kuralları içerisinde gelişmesi fikrinden yola çıkılarak Türkçenin dünya dili olabilmesi adına bir politika benimsenmiştir. Bu dönemde dilin maddi planlaması kapsamında sözlük, imla, tercüme, gramer ve terim çalışmalarına devam edilmiştir. Statü planlamaları kapsamında çeşitli kanun ve yönetmelikler çıkarılmıştır. Bu kanun ve yönetmeliklerle Türkçenin kamusal her alanda etkin bir dil olması sağlanmaya çalışılmıştır. Edinim planlaması kapsamında öğretmen yetiştirme faaliyetlerine devam edilmiş, öğretmen yetiştirme sorumluluğu Yüksek Öğretim Kurumuna devredilmiştir. 1980 yılına kadar Millî Eğitim Bakanlığı öğretmen yetiştirme faaliyetlerini yürütmüştür. 1981, 2005 ve 2015 yıllarında ilköğretim, 1981, 2005, 2015, 2017, 2018, 2019 yıllarında ortaöğretim Türkçe müfredat programları hazırlanmıştır. 2005 yılı müfredat programları açısından bir dönüm noktası olmuştur. Önceki programlarda “davranışçı yaklaşım” esasları temel alınırken bu yıldan itibaren programlar “yapılandırmacı yaklaşım” ilkelerine göre hazırlanmıştır. Ders kitapları, müfredat programlarına uygunluk göstermiş ve programlarda öne sürülen ilkeler doğrultusunda ele alınmıştır. Sonuç olarak değerlendirildiğinde; 1923 yılından günümüze çeşitli dönemlerde Türkçe ile ilgili birbirinden farklı politikalar benimsenmiş, bu politikalardan yola çıkarak birçok planlama içerisine girilmiştir. Özellikle 1923-1938 yılları arasında ciddi bir dil planlamasının olduğu daha sonraki dönemlerde ise ilk dönemde yapılanların devamı, tekrarı veya aksi yönde politika ve planlamalar yapıldığı tespit edilmiştir. Siyasi süreçlerin ve ideolojik yaklaşımların dile yönelik politika ve planlamaları doğrudan etkilediği görülmüştür. Türkçenin bilim, sanat, ekonomi, siyaset, hepsinden önemlisi de devlet/resmî dil olarak statüsünün yükseltilmesi için ciddi, sürekli ve uygulanabilir planlamalara ihtiyaç olduğu görülmüştür.

Anahtar Kelimeler : Türkçe, Dil Politikası, Dil Planlaması, 1923 Sonrası